we-need-to-talk-about-kevin 2We Need to Talk About Kevin, son yıllarda izlediğim en etkileyici ve kafa kurcalayıcı filmdi diyebilirim. Adının insan üzerinde bıraktığı etkisinden olsa gerek, üzerinde günlerce konuşulabilecek bir film. İzleyeli çok uzun bir süre olmasına rağmen, her fırsatta film hakkında konuşup bulabildiğim her yerde filmle ilgili yazılanları okuyorum. Ancak hiçbir şekilde kafamdaki Neden sorusuna tatmin edici bir cevap bulamıyorum.

Her fırsatta ebeveynini çileden çıkaran, hatta katliam yapacak kadar uçlarda yaşayan bir çocuk ile annesinin ilişkisini ve tüm film boyunca bu çocuğun yaptıklarının nedenini anlamaya çalışıyoruz. Ancak düşündüğümüz her neden bir sonraki sahneyle kendi kendini çürütür hale geliyor. Net olarak bildiğimiz tek şeyse Kevin’ın annesiyle bir problemi olduğu.

Kevin’ın annesine öfkesini, nefret demek istemiyorum çünkü filmde Kevin’ın annesinden nefret etmediğine dair pek çok ipucu da var, annesinin onu istememesi gibi basit bir tespitle açıklanamaz. Eva’nın oğluna karşı ilgisizliğini yalnızca birkaç sahnede görüyoruz. Bunun dışında ona karşı öfkeli ve tepkili olduğu zamanlara baktığımızda pek çok annenin de Eva ile aynı tutumda olabileceğini görebiliriz. Beş yaşındaki bir çocuğun kasıtlı olarak altına yapmasına kızmayacak bir anne olduğunu düşünmek biraz ütopik olur sanırım.

Kevin annesine karşı yalnızca öfkeli de değil aslında; bir şekilde annesinin ilgisini çekme derdinde. Tüm gözler onun üzerinde olsun, anne kendisinden başka hiçbir şeyle ya da kimseyle ilgilenmesin istiyor. Eva’nın kendisi için hazırladığı odayı Kevin’ın mahvetmesi de bundan aslında. Eva’nın başka bir şeye vakit ayırıyor olması, Kevin’ın kaldırabileceği bir durum değil. Benzer şekilde Kevin annesinin ilgisini çekmek istediği gibi, onu kimseyle paylaşmak da istemiyor.  Kardeşine olan düşmanlığı da bunun en büyük kanıtı.

Eva, ilgisiz ya da sevgisiz bir anne değil; aksine Kevin’ın yarattığı onca soruna rağmen ondan hala umutlu ve umudunu Kevin ıslah evindeyken bile kaybetmiyor; Kevin’ın yanında olup onun bir gün normal olabileceğini düşünüyor. Kevin hem eşini hem kızını öldürmüşken, Eva oğlu için ayakta kalıyor ve her fırsatta oğlunu görmeye gidiyor.  Eva oğlunu sevmeseydi, çektirdiği tüm acıya rağmen hayatta kalmayı tercih etmezdi. Kocasını ve kızını oğlu nedeniyle kaybetmişken yalnızca oğlu için hayatta kalma çabası vermezdi. Bir noktadan sonra Eva’nın yaşam amacı Kevin oluyor, tıpkı Kevin’ın istediği gibi.

Babasını ve kız kardeşini öldürmüş, ardından arkadaşlarını katletmiş bir çocuk Kevin. Bu cinnetin sebebini ne izleyiciwe-need-to-talk-about-kevin öğrenebiliyor ne de Eva. Filmin genel gidişatına bakıldığında Kevin’ın yaptığı pek çok şeyi annesinin ilgilisi çekmek için yaptığını düşündüğümüz gibi, babasını öldürmesinin sebebini de annesine olan sevgisi olarak yorumlayabiliriz belki. Kevin, babasının annesinde ayrılmak istediğini öğrendiğinde büyük bir öfke duyuyor. Annesinin üzüleceği, üstelik kendisi dışında biri tarafından üzüleceği fikri Kevin için katlanılmaz olabilir. Tüm hayatını annesinin ilgisini üzerine çekmeye adamış bir çocuk için annesinden ayrı kalma fikrinin zorluğu da Kevin’ın babasını öldürme nedeni olarak yorumlanabilir.

We Need to Talk About Kevin’ın,  hakkında bu kadar düşündürmesi filmi mükemmel kılan öğelerden biri. Filmi izledikçe kafanızda oluşan fikirler filmi daha da karmaşık hale getiriyor ancak bu karmaşıklık kendi içinde tutarlı olduğu ve izleyiciyi tatmin ettiği için bu film oldukça değerli bir film. Bununla birlikte, Eva ile Kevin’ın bu kadar uyumlu bir anne-oğul ilişkisinde olması filmin inandırıcılığını bambaşka bir boyuta taşımış.

Kesinlikle izlenmesi ve her fırsatta üzerinde tartışılması gereken mükemmel bir dram.